eleştirel pedagoji

Journal of Critical Pedagogy
ISSN: 2822-4698
                                                                       

  • https://www.facebook.com/elestirelpedagojidergisi
  • https://www.twitter.com/elestirelpedagoji
Ünal Özmen
ozmenu@gmail.com
Öldürme sorun çözme seçeneklerinden çıkmayacak mı?
02/01/2012

Uludere’de 35 insanın öldürülmesi hâlâ istihbarat hatasıyla açıklanmaya çalışılıyor. Yetmiyor kaçakçıydılar, hassas bölgeyi güzergâh olarak kullandılar gibi mekanik açıklamalarla ölenler ölümlerinden sorumlu tutuluyor. Üstelik üççeyrek asırlık Dersim katliamının sanıklarını arayanlar bunlar…

Yönettiği gazeteyi emin ellere teslim ettikten sonra TRT’ye transfer olan “bilimsel” düşünen Hürriyet yazarı, “Dersim’in yetim kız çocukları neden asker ailelerine evlatlık verildi?” diye sordu da taziyesi henüz devam eden 35 insanın ölüm nedenini sormadı. Katliamın üzerinden dört gün geçmesine rağmen o hâlâ Hükümetin trafik sorununu çözmek üzere olduğunu yazıyor.

Bilimsel düşünen adam Hasip Kaplan’ın şu sorularına yanıt arar: Katliamın ardından yapılan açıklamada hududumuza doğru bir grubun hareket halinde olduğu, insansız hava aracı (İHA) görüntüleri ile tespit edilmiştir’ ifadeleri kullanılmıştır. İHA’ların tespit ettiği her görüntü açık bir hedef midir? İHA’ların tespit ettiği her canlıya anında hava operasyonu düzenleniyor mu?

 

Ek olarak şunlar da sorulabilir: Bir tehdit algılanmış olsa bile, saldırıya hedef olacağı düşünülen yerle, hareket halindeki grup arasındaki mesafe ne kadardı? Yaya olarak hedefe ulaşmaları ne kadar zaman alırdı? Grup izlenerek olası hedefin, olası saldırıya karşı korunması mümkün değil miydi? Kısacası öldürme neden hâlâ sorun çözme seçeneği olarak görülüyor.     

Paranoya kurbanı eşek

1991 yılında bir Güneydoğu kasabasında, gecenin ikisinde bir patlamayla uyandık. Ardından makineli tüfekler, aydınlatma fişekleri… Aydınlatma fişekleri, saklandığımız ranzanın altını bile aydınlatıyordu. Bir süre sonra onlarca askeri araç sesi… Bir bölük askeri olan İki üçyüz metre mesafedeki kasaba karakoluna takviye birlikler geliyordu. Patlama sesleri sabaha kadar artarak devam etti.

 

Harmanlı kasabası, çatışma beklenen noktada değildi, hem asker hem de PKK için mücavir alan sayılırdı. Fakat o gece bir çatışma yaşandı. Sabah öğrendik; gece görüş dürbünü ile bahçelerin arasında bir hareketlilik belirlenmiş ve Sütoğ Mustafa’nın resen emekli ettiği eşeği gecenin bir yarısı izinsiz yayılmanın bedelini hayatıyla ödemişti.


2791 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

Ortaçağ'dan günümüze sınavlar - 15/05/2020
Galileo mu Sokrates mi?(!) - 01/05/2020
“Tabula rasa” - 24/04/2020
Eğitimi Wi-Fi’ye bağlamak - 17/04/2020
İnanmak kötü bir şeydir! - 11/04/2020
Okulun ihmal ettiği beceriler - 11/04/2020
Çocuklara felaketlerle mücadele eğitimi veriliyor mu? - 13/03/2020
"Başarısız" öğrenciler sınıfta kalsın mı geçsin mi? - 28/02/2020
Ağa'nın Adaleti - 23/02/2020
 Devamı